p-ISSN: 1306-696x | e-ISSN: 1307-7945
Cilt : 7 Sayı : 4 Yıl : 2025

Hızlı Arama




SCImago Journal & Country Rank
Ulusal Travma ve Acil Cerrahi Dergisi - Ulus Travma Acil Cerrahi Derg: 7 (4)
Cilt: 7  Sayı: 4 - Ekim 2001
1. 
GENEL CERRAHİ UYGULAMALARINDA KAN TRANFÜZYONUNUN İMMÜNOSÜPRESİF ETKİSİ DAHA BİLİNMEYEN ÇOK ŞEY VAR
IMMUNOSUPPRESSIVE EFFECT OF BLOOD TRANSFUSION IN GENERAL SURGERY THERE ARE TOO MANY UNKNOWN YET
Gökhan Akbulut, Mustafa Altındiş, Osman Nuri Dilek
PMID: 11705074  Sayfalar 213 - 218
Makale Özeti |Tam Metin PDF

2. 
AĞIR SEPSİS HASTALARINDA PENTAGLOBİN TEDAVİSİNİN PROGNOZ ÜZERİNE ETKİSİ
THE EFFECT OF PENTAGLOBIN THERAPY ON PROGNOSIS IN PATIENTS WITH SEVERE SEPSIS
Simru Tuğrul, Perihan Ergin Özcan, Özkan Akıncı, Atahan Çağatay, Nahit Çakar, Figen Esen
PMID: 11705075  Sayfalar 219 - 223
Bu çalışmada IgM ve IgA ile zenginleştirilmiş intravenöz immunglobulin preparatı olan Pentaglobin'in ağır sepsisteki hastalarda septik şok gelişme insidansına, klinik seyire, mortalite oranlarına olan etkisi incelenmiştir. Ağır sepsis tanısı alan hastalar randomize edilerek 2 gruba ayrılmış, bir grup hastaya (n: 21) Pentaglobin solüsyonu 5 ml/kg/gün dozunda 3 gün süreyle uygulanmış, immunglobulin uygulanmayan hastalar (n=18) ise kontrol grubunu oluşturmuştur. Prokalsitonin değerleri pentaglobin uygulanan grupta istatistiksel anlamlı bir azalma göstermiştir (p = 0.001). Gruplar arasında Simplified Organ Failure Assessment (SOFA) skoru, lökosit sayısı, ağır sepsis gün sayısı, mekanik ventilasyon ve yoğun bakım kalış süresi ile septik şok gelişme insidansı ve mortalite açısından anlamlı bir fark tespit edilmemiştir. Pentaglobin grubunda 5 hasta (% 23.8), kontrol grubunda da 5 hasta (% 27.7) kaybedilmiştir. Pentaglobin tedavisi her ne kadar septik şok gelişme insidansı ve mortaliteyi değiştirmese de prokalsitonin düzeylerinde görülen istikrarlı azalma, immünoterapinin inflamatuar yanıt üzerinde olumlu etkileri olduğunu düşündürmektedir.

3. 
SOLİD ORGAN YARALANMALARINDA KONSERVATİF TEDAVİ SONUÇLARIMIZ
OUR CONSERVATIVE MANAGEMENT RESULTS IN BLUNT ABDOMINAL TRAUMA
Cemalettin Ertekin, Hızır Akyıldız, Korhan Taviloğlu, Recep Güloğlu, Mehmet Kurtoğlu
PMID: 11705076  Sayfalar 224 - 230
Çalışmamızda Ocak 1996 - Ocak 2001 dönemleri arasında İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Acil Cerrahi servisine başvuran ve intraabdominal solid organ yaralanması tespit edilerek konservatif olarak takip ve tedavi edilen 59 hasta prospektif olarak incelendi. 56 olguda künt, 3 olguda penetran travma mevcuttu. Olgulardan 23'ünde karaciğer, 14'ünde dalak, 5'inde böbrek, 6'sında karaciğer ve dalak, 4'ünde karaciğer ve böbrek, 6'sında dalak ve böbrek, Tinde karaciğer, dalak ve böbrek yaralanması tespit edilmiştir. Dalak yaralanmalarının 4'ü, karaciğer yaralanmalarının 5'i Grade IV şiddetinde yaralanma olup, olguların % 21'i Grade 1, % 45'i Grade II, % 19'u Grade 3, % 15'i ise Grade IV yaralanma idi. Yandaş yaralanma olarak 34 olguda (%57.6) kafa travması (6 olguda Glasgow 7 nin altı), 28 olguda (% 47) uzun kemik kırığı, 19 olguda (%32) toraks travması, 6 olguda (%10) pelvis fraktürü, 3 olguda (%5) ise vertebralarda kompresyon fraktürü saptanmıştır. Konservatif tedavide başarısızlık oranı bir olguda 3.3 olarak gerçekleşmiştir. Multitravmalı olan ve yoğun bakım ünitesinde takip edilen hastalardan 3'ü (% 5) kaybedilmiştir. Solid organ yaralanmalarının tedavisinde konservatif yaklaşım giderek daha çok merkezde ve daha çok sayıda hastada uygulanmaktadır. Bizim çalışmamız ve bu konudaki güncel araştırmalar, solid organ yaralanmaların takibinde fizyolojik parametreleri temel almaktadır. Ayrıca, yeterli radyolojik verilerle desteklenen, deneyimli bir cerrahi ekip tarafından yönetilen konservatif tedavi şeklinin % 98'lere varan başarı sağladığı ve hasta seçiminde hemodinamik stabilitenin olmazsa olmaz şart olduğu gösterilmiştir.

4. 
KÜNT VE PENETRE TORAKS TRAVMALI 572 OLGUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ
EVALUATION OF 572 CASES WITH BLUNT AND PENETRATING TRAUMA
Recep Demirhan, Hasan F Küçük, A Bülent Kargı, Mehmet Altıntaş, Necmi Kurt, Mustafa Gülmen
PMID: 11705077  Sayfalar 231 - 235
Ocak 1997-Şubat 2000 tarihleri arasında Kartal Eğitim ve Araştırına Hastanesi II. Genel Cerrahi Acil Polikliniğine başvuran 2163 travmalı olgudan, 572 toraks travmalı olgu retrospektif olarak değerlendirildi. 572 olgudan 501'i (%87.5) erkek, 71'i (%2.5) kadın olup, yaş aralığı 2-84 arasında, yaş ortalaması 32.2 idi. Serimizdeki 337 (%59) olguda künt toraks travması, 235 (%41) olguda penetre toraks travması saptandı. Künt toraks travmalarında en sık (%72) gözlenen etiolojik faktör trafik kazaları iken, penetre toraks travmalarında ise delici-kesici alet yaralanmaları en sık (%82) etkendi. Olguların % 37.5'inde yandaş travma saptandı. 332 (%58) olguda, tüp torakostomi, 185 olguda (%32.5) konservatif tedavi, 41 olguda (%7.1) torakotomi, 14 olguda (%2.4) mekanik ventilasyon uygulanmıştır. Morbidite % 6.8, mortalite % 3.3 olarak saptanmıştır. Toraks travmalı olgularda erken tanı, uygun ve hızlı tedavi sağ kalımı arttırmaktadır.

5. 
GÖĞÜS TRAVMALARI: 987 OLGUNUN ANALİZİ
THORACIC TRAUMA: ANALYSIS OF 987 PATIENTS
Alpaslan Çakan, Gökhan Yüncü, Güven Olgaç, Timuçin Alar, Serpil Sevinç, Şeyda Örs Kaya, Kenan Can Ceylan, Ahmet Üçvet
PMID: 11705078  Sayfalar 236 - 241
İzmir Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim Hastanesi, I.Göğüs Cerrahisi Kliniği'nde, 1988-1998 yılları arasında, göğüs travması nedeniyle yatarak tedavi gören 987 olguyu kapsayan bu çalışmada, hastalar retrospektif olarak; yaş, cins, travma etkeni, eşlik eden organ yaralanması, uygulanan tedavi, komplikasyon gelişimi ve mortalite açısından incelendi. Yaralanmaların 710' u (%72) künt 277 si (%28) penetran travmaya bağlıydı. 402 (%41) olguya tüp torakostomi, 32 (%3) hastaya torakotomi, diğer 553 (9656) hastaya ise konservatif tedavi uygulandı. Tüm olgulardaki komplikasyon oranı %4.6 olarak bulunup, en sık izleneni atelektazi idi. Mortalite 13 hasta ile %1.3 olarak saptandı. Morbidite ve mortalite oranları açısından, künt ve penetre travmalılar arasında, istatistiksel açıdan anlamlı fark yoktu (sırasıyla p = 0.29 ve p = 0.10). Ortalama yatış süresi 9.6 ± 8.6 gün iken, travması künt olanlarda bu süre 10.01 ± 8.5, penetre olanlarda ise 8.4 ± 8.6gün olup, aradaki fark istatistiksel olarak anlamlıydı (p= 0.0068).

6. 
KÜNT TRAVMANIN ERKEN DÖNEMİNDE STERNUM VE KABURGA KIRIKLARININ SAPTANMASINDA DİREKT GRAFİ VE SİNTİGRAFİ ARASINDAKİ TANISAL UYUMUN DEĞERLENDİRİLMESİ
THE EVALUATION OF DIAGNOSTIC ACCORDANCE BETWEEN PLAIN RADIOGRAPHY AND BONE SCINTIGRAPHY FOR THE ASSESSMENT OF STERNUM AND RIB FRACTURES IN THE EARLY PERIOD OF BLUNT TRAUMA
Yamaç Erhan, İlhami Solak, Seden Kocabaş, Murat Sözbilen, Kamil Kumanlıoğlu, Ali Reşat Moral
PMID: 11708290  Sayfalar 242 - 245
Amaç. Künt toraks travmasında erken dönemde sintigrafi ve direkt grafi arasındaki tanısal uyumun değerlendirilmesi Tasarım. Çift kör, prospektif klinik çalışma Yöntem. Acil Servise künt toraks travmasıyla başvuran 34 erişkin hasta travmayı takip eden ilk 24 saat içinde toraks sintigrafisi ve direkt akciğer grafisiyle incelendiler. Bulgular. Konvansiyonel radyografi 25 hastada (%73,5), Tc-99m kemik sintigrafisi ise 24 hastada (%70,5) patoloji belirledi. Radyografiyle 16 hastada (%47), sintigrafiyle 17 hastada (%50) kot fraktürü saptandı. Sternum fraktürü şüphesi olan 19 hastanın 10'unda (%52,6) lateral sternum grafisinde ve 14'ünde (%73,6) sintigrafide sternum kırığı izlendi. Tartışma. Çalışmamızda, travmanın erken döneminde sternum kırıklarının saptanmasında sintigrafi direkt grafiye göre daha iyi sonuç vermiştir. Ancak acil koşullarda konvansiyonel radyografi hem hızı, hem de kemik patolojilerinin yanı sıra plevral boşluğun da değerlendirilebilmesi açısından daha pratiktir.

7. 
AKUT SUBDURAL HEMATOMLAR: OPERE EDİLEN 73 OLGUNUN RETROSPEKTİF ANALİZİ
ACUTE SUBDURAL HEMOTOMAS ANALYSIS OF 73 CASES
Erkan Kaptanoğlu, İhsan Solaroğlu, M Davut Uçar, M Özerk Okutan, Etem Beşkonaklı, Yamaç Taşkın
PMID: 11705079  Sayfalar 246 - 249
Akut subdural hematomlar (ASDH), gelişmiş tanı ve tedavi yöntemlerine rağmen halen mortalite ve morbiditesi yüksek patolojilerdir. Çalışmamızda 1995-2000 tarihleri arasında ASDH tanısı ile opere edilen 73 olgunun retrospektif analizi yapıldı. Mortalite ve morbidite oranları ile yaş, başvuru esnasındaki Glasgow koma skalası puanı ve travma ile operasyon arasında geçen süre ile olan ilişkileri araştırıldı. Yaş ile mortalite ve morbidite oranları arasındaki ilişkinin istatistiksel olarak anlamlı olmadığı, başvuru GKS puanının önemli bir prognostik faktör olduğu ve erken cerrahi uygulanmasının mortaliteyi azalttığı sonucuna varıldı.

8. 
DALAK YARALANMALARI VE TEDAVİSİ HASEKİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ ACİL CERRAHİ SERVİSİNDE DALAK YARALANMALARINDA UYGULANAN CERRAHİ GİRİŞİMLER
SPLENIC TRAUMA AND ITS TREATMENT (SURGICAL TREATMENT METHODS USED IN HASEKI EDUCATIONAL AND RESEARCH HOSPITAL IN SPLENIC TRAUMA)
Soykan Arıkan, Ahmet Fikret Yücel, Gökhan Adaş, Deniz Çulcu, Mehmet Gülen, Onat Arınç
PMID: 11705080  Sayfalar 250 - 253
Hastanemize, 1992-98 yılları arasında 184 dalak travmalı hasta başvurmuştur. Hastaların 13' ü (%71) erkek, 53'ü (%29) kadındır. Hastaların yaş ortalaması 20.4 yıldır. Hastalardaki dalak yaralanması 176 (%95) tanesinde künt, 8 (%5) tanesinde de penetran karın travmasına bağlı idi. Dalak travmalı hastaların 164'üne (%89) splenektomi, 12'sine (%7) splenorafi ve 8'ine (%4) kısmi splenektomi yapıldı. 172 (%93) hastada izole dalak travması varken, 12 (%7) hastada diğer organ yaralanmaları da mevcuttu. Hastanede ortalama kalış süresi, splenektomilerde 7.9, kısmi splenektomilerde 7 ve splenorafilerde 6 gündü. Ameliyat sonrası komplikasyon oranları splenektomilerde %2, kısmi splenektomide %0.5 saptanmış olup, splenorafide komplikasyon saptanmamıştır. Tüm gruplarda mortaliteye rastlanmamıştır.

9. 
İLERİ YAŞDAKİ HASTALARDA İNTERTROKANTERİK KIRIKLARIN LEINBACH TİPİ ENDOPROTEZLE TEDAVİSİ
TREATMENT WITH LEINBACH ENDOPROTEZ OF INTERTROCHANTERIC FRACTURES IN ELDERLY PATIENCE
Cumhur Kesemenli, Mehmet Subaşı, Hüseyin Arslan, Turgut Kırkgöz, Serdar Necmioğlu
PMID: 11705081  Sayfalar 254 - 257
İntertrokanterik kırıklar özellikle ileri yaş grubunda görülmekte ve daha çok basit travma ile oluşmaktadır. Mortalite ve morbidite oranı yüksektir. Tedavide internal tespit, eksternal tespit yöntemleri uygulanabilmektedir. 1995-1999 yılları arasında kliniğimizde Leinbach tipi endoprotez uygulanarak tedavi edilen, yaş ortalaması 78(71-95) olan 27 intertrokanterik kırıklı hasta değerlendirildi. Hastaların 14'ü (%51) kadın, 13'ü (%49) erkek idi. Olgular genel durumları uygun olduğu en erken dönemde ameliyata alındılar. Hastaların 2'si (%7) ameliyat bitiminde, 1'i (%3.7) postoperatif birinci hafta içinde kaybedildiler. Ortalama 14(5-21) ay izlenen hastalar Amerikan Ortopedi Cerrahları Akademisi kriterlerine göre değerlendirildi ve %80 iyi sonuç elde edildiği görüldü. İleri yaşlarda basit travma ile oluşan intertrokanterik kırıklarda ek patolojiler ve bunlara bağlı komplikasyonların yanı sıra immobilizasyon sonucu oluşan komplikasyonlar da sıktır. Bu komplikasyonları azaltmak, hastayı en erken dönemde mobilize etmek için protez uygulamanın yardımcı olduğu düşüncesindeyiz.

10. 
KARINA YÖNELİK ATEŞLİ SİLAH YARALANMALARI: 164 OLGUNUN RETROSPEKTİF ANALİZİ
ABDOMINAL GUNSHOT WOUNDS: RETROSPECTIVE ANALYSIS OF 164 PATIENTS
Orhan Çelen, Serhat Oğuz, Murat Doğan
PMID: 11705082  Sayfalar 258 - 261
Şırnak 30 Yataklı Seyyar Cerrahi hastanesinde karına yönelik ateşli silah yaralanması nedeniyle ameliyat edilen 164 olgu retrospektif olarak değerlendirildi. Yüzyirmidokuz olguda izole abdominal yaralanma mevcut iken, 28 olguda karın yaralanmasına toraks yaralanması da eşlik etmekteydi. Olguların 7si nanterapötik laparotomi olarak değerlendirildi. Yaralanma ile acil servise başvuru arasında geçen süre olguların %69'unda 2 saatten azdı. Olgularda en sık yaralanan ilk 3 organın ince barsak (67 olgu), kolon (63 olgu) ve karaciğer (49 olgu) olduğu gözlendi. Postoperatif dönemde 34 olguda (%20.7) komplikasyon gözlenirken, 10 olguda (%6) ölümle sonuçlandı. Gelişen teknoloji ve ameliyat tekniklerine rağmen, ateşli silah yaralanmaları yüksek morbidite ve mortalite oranları ile günümüzde de önemini korumaktadırlar.

11. 
MARMARA DEPREMİ SONRASI ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİNE BAŞVURAN TRAVMALI OLGULARIN ANALİZİ
THE ANALYSIS OF TRAUMATIZED PATIENTS WHO ADMITTED TO THE ULUDAĞ UNIVERSITY MEDICAL SCHOOL HOSPITAL AFTER THE MARMARA EARTHQUAKE
Mehtap Bulut, Gülay Turanoğlu, Erol Armağan, Şule Akköse, Halil Özgüç, Rıfat Tokyay
PMID: 11705083  Sayfalar 262 - 266
Bu çalışmada Marmara depremi sonrası Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi hastanesine başvuran depremzedelerden travmalı ve özellikle de crush sendromlu olguların tıbbi analizini yapmak amaçlanmıştır. Hastanemize deprem nedeniyle toplam 645 olgu başvurmuştur. Bunlardan 330'u yatırılmıştır. Olgular tanılarına göre beş gruba ayrılmış (crush sendromu, vital organ yaralanması, pelvis veya vertebra kırığı, diğerleri, bilinmeyen) ve mortalite oranları saptanmıştır. Mortalite oranı en yüksek grup crush sendromudur (%21). Bunu; tanısı bilinmeyen grup (%20) ve vital organ yaralanması (%20) izlemektedir. Tüm mortalite oranı ise %8'dir. Sonuç olarak deprem sonrası görülen travmalı olgularda crush sendromu ve vital organ yaralanması yüksek morbidite ve mortalite ile seyrettiği görülmüştür. Bu nedenle birçok kliniğin (Genel Cerrahi, Acil Tıp, Ortopedi ve Travmatoloji, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi, Nefroloji, İnfeksiyon Hastalıkları gibi) birbirleriyle uyumlu bir işbirliği içerisinde çalışmaları gerekmektedir.

12. 
POLİTRAVMATİZE HASTADA WARFARİN KULLANIMINA BAĞLI HEMOTORAKS VE RETROPERİTONEAL KANAMA
HEMOTHORAX AND RETROPERITONEAL BLEEDING CAUSED BY WARFARIN IN POLITRAUMATIZED PATIENT
Cuma Yıldırım, Bülent Tunçözgür, Cumhur Sivrikoz, Levent Elbeyli
PMID: 11705084  Sayfalar 267 - 269

13. 
TRAVMAYA BAĞLI İNTERNAL İLİAK ARTER PSEUDO ANEVRİZMALARINDAKİ KLİNİK YAKLAŞIMIMIZ (İKİ OLGU NEDENİYLE)
CLINICAL APPROACH TO TWO CASES WITH INTERNAL ILIAC ARTERY TRAUMATIC ANEURISMS
Melih Hulusi, Kaan İnan, Osman Rodop, Sezai Özkan, Mutasım Süngün, Enver Duran, Ömer Yüksel Öztürk
PMID: 11705085  Sayfalar 270 - 273

14. 
TRAVMATİK SÜPERİOR MEZENTERİK ARTER ANEVRİZMASINA BAĞLI GASTROİNTESTİNAL KANAMA (OLGU SUNUMU)
GASTROINTESTINAL HEMORRHAGE DUE TO TRAUMATIC SUPERIOR MESENTERIC ARTERYANEURYSM (A CASE REPORT)
Nazif Zeybek, Hüseyin Taş, Nihat Kaymakçıoğlu, Sadettin Çetiner, Ertuğrul Özal, Derviş Şen
PMID: 11705086  Sayfalar 274 - 276

15. 
KİŞİLERİN OLAY ANINDAKİ KAN ALKOL SEVİYELERİNİN TESPİT EDİLMESİNİN ADLİ-TIBBİ ÖNEMİ (OLGU SUNUMU)
DETERMINATION OF BLOOD ALCOHOL LEVEL OF THE PEOPLE WHO ARE INVOLVED IN A JUDICIAL EVENT: A CASE REPORT
Nevzat Alkan, Tunç Demircan
PMID: 11705087  Sayfalar 277 - 278

16. 
NADİR GÖRÜLEN KIRIKLAR
RARELY SEEN FRACTURES
Mehmet Subaşı, Ahmet Kapukaya, Cumhur Kesemenli, Vafı Çoban
PMID: 11705088  Sayfalar 282 - 284