BACKGROUND: The physiological response of the immune system to various stress factors results in an increase in neutrophil count and a decrease in lymphocyte count. In the light of this information, some studies have suggested using the ratio of these two parameters as an infection marker. The aim of this study was to investigate the role of neutrophil-to-lymphocyte ratio (NLR) derived from complete blood count, a very cost-effective and rapidly measurable parameter, in predicting the urgency of the surgical indication and disease progression in intestinal obstructions secondary to benign causes.
METHODS: The data of patients who were admitted with the diagnosis of intestinal obstruction secondary to benign causes and underwent surgical intervention between January 2010 and January 2021 in Başkent University, Faculty of Medicine, Department of General Surgery, Konya Practice and Research Hospital were retrospectively analyzed. The data of 109 patients who met the study criteria and were included in the study were statistically analyzed. The correlation of admission NLR with factors indicating the severity of the disease such as intraoperatively detected ischemia, perforation, resection requirement, post-operative morbidity and mortality, and length of hospital stay was examined. Moreover, the diagnostic value of the NLR was compared with that of other infection mark-ers (such as C-reactive protein [CRP] and leukocyte).
RESULTS: It was observed that the high NLR during admission to the hospital due to benign intestinal obstruction causes significantly increased the risk of ischemia, resection requirement, post-operative complications, and mortality during surgery (p<0.05). Furthermore, increased NLR was found to be associated with prolonged hospitalization. In correlation analysis, consistent with the literature, a positive correlation was found between NLR and hospitalization time (p=0.03), CRP value (p<0.001), ischemia (p<0.001), perforation (p=0.007), presence of post-operative complications (p=0.009), and mortality (p=0.002).
CONCLUSION: Our results show that the NLR has a very important role in predicting the course of the disease and surgical indication in benign intestinal obstructions.
AMAÇ: Çeşitli stres faktörlerine bağlı immün sistemin gösterdiği fizyolojik yanıt nötrofil sayısında artış, lenfosit sayısında ise azalma şeklinde olmaktadır. Bu bilginin ışığında bazı çalışmalar bu iki parametrenin oranını bir enfeksiyon belirteci olarak kullanmayı önermişlerdir. Yaptığımız bu çalışma ile maliyeti oldukça düşük ve hızlı bir şekilde çalışılabilen tam kan sayımı sonucu elde edilen nötrofil/lenfosit oranının benign sebeplere bağlı gelişmiş intestinal obstrüksiyonlarda cerrahi endikasyonun aciliyetini ve hastalığın progresyonunu belirlemedeki rolünün incelenmesi amaçlanmıştır. GEREÇ VE YÖNTEM: Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi Anabilim Dalı, Konya Uygulama ve Araştırma Hastanesinde Ocak 2010 ve Ocak 2021 tarihleri arasında, benign sebeplere bağlı intestinal obstrüksiyon tanısı ile yatırılmış ve cerrahi müdahale gerekliliği olmuş hastaların verileri geriye dönük olarak incelendi. Kriterlere uyan ve çalışmaya dahil edilen 109 hastanın verileri istatistiksel olarak analiz edildi. Başvuru anın-daki nötrofil/lenfosit oranının ameliyatta saptanan iskemi, perforasyon, rezeksiyon gerekliliği, postoperatif morbidite ve mortalite, hastanede yatış süresi gibi hastalığın ciddiyetini gösteren faktörlerle ilişkisi incelendi. Ayrıca bu parametrenin diğer enfeksiyon belirteçlerine (CRP, lökosit gibi) bir üstünlüğünün olup olmadığına bakıldı.
BULGULAR: Benign sebeplere bağlı intestinal obstrüksiyon nedeni ile hastaneye başvuru esnasında bakılan nötrofil/lenfosit orandaki yüksekli-ğin ameliyat esnasında iskemi saptanması, rezeksiyon gerekliliği, postoperatif komplikasyon ve mortalite riskini anlamlı derecede artırdığı görüldü (p<0.05). Ayrıca artmış nötrofil/lenfosit oranı uzamış hastane yatışı ile ilişkili bulundu. Yapılan korelasyon analizlerinde de literatür ile uyumlu olarak nötrofil/lenfosit oranı ile hastane yatış süresi (p=0.03), CRP değeri (p<0.001), iskemi (p<0.001), perforasyon (p=0.007), postop komplikasyon varlığı (p=0.009) ve mortalite (p=0.002) arasında pozitif yönlü korelasyon olduğu saptandı.
TARTIŞMA: Bulgularımız nötrofil-lenfosit oranının benign sebeplere bağlı instestinal obstrüksiyonlarda hastalığın gidişatını öngörmede oldukça önemli role sahip olduğunu göstermiştir. Çalışmamızın verileri doğrultusunda benign sebeplere bağlı intestinal obstrüksiyonlarda nötrofil/lenfosit oranının hastalığın seyrini öngörmede ve bazı durumlarda cerrahi endikasyonu koymada önemli bir belirteç olabileceğini düşünmekteyiz.